Masa Akademi

Yarım kalan düşler…

Yarım kalan düşler…

Yaş elli bir, sanırsın koca bir ömür

Sanırlar iş işten geçmiş,

Yüzüne düşen çizgilerden dolayı yargılarlar,

Uzağa bakan bakışların, hangi anıyı hatırlar bilemezler…

Sigarandan uzayan duman, nasıl hoyrat ve nasıl çılgın

Nefesine sığan O düş, özgür

Hangi sevişmenin yarım kalan hazzı,

Hangi Göğüş kafesine sığmayan ateş bilinmez…

İçtiğin o kadeh rakı, söndürmez içindeki ateşi

Kor gibi yanan tenin özlemi, uzuyordu

Kasılmaların bitmediği anlık öpüşlerin, deviniyordu

Yarım kalan, hep yarım kalacak olan, bütünün iki yarısı…

Şimdi sen yaşarsın O düşü, sınırsız bir hiçlikte

Sen arasın karanlıkta samanlıkta iğneyi,

Sen umut ekersin, her doğan yeni güne

Sen öğle vakti koynuna alırsın güneşi, bastırsın diye ateşini

Sen tekamüle yaşarsın…

Yaşarsın, yaşamasına da; hep eksiktir bir yanı

Kör kuyuların dipsiz kuyusunda dinlenir, ellerin yokluğunda hayalini

Doyumsuzlukların aç garip aşk kölesi, el açar sevdiğine

Bekler,

Beklenir der;

Beklemek ana ve aşka saygıdır der;

Beklerde ömür yiter, kar altında kalmış ücra köyler gibi

Beklenir der; ilkbaharlar gibi, bir umut…

Bir yanı eksik olan DÜŞ, pusulasız şimdi

Yaşanmış bir yanı eksik DOYUM, sanki liman

Dalgalarda EKSİK, çünkü kıyılar kumsuz

Yarım kalmasın SEVDALAR ve DÜŞLER, öksüzler gibi

Yarın var ise GEL, varsın adı olmasın

Yasak elma olsun, yasak olsun

AMA yarım kalmasın, ÖLÜME özlem duyan AŞIK gibi…

Mehmet Aydemir 13.04.2021 SAAT: 17:01 

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top
Open chat
Merhaba,

Size nasıl yardımcı olabilirim?