Bu olsa gerek…
Hapsedip içine,
Ta derinlerine kalbinin,
Umudu gözlerinde,
Yaşatarak yaşamak…
Kimsenin bilmediği,
Cevabını kendin bile çözemediğin,
Soruları alarak koynuna,
Soğuk gecelere dayanmak…
Zaman zaman dost diye,
Konuştuğun duvarların,
Sana sırt çevirdiğinde,
İnatla yalnızlığı yaşamak…
Gökten yağan karın,
Dolular halinde yağıp,
Kırarcasına başını,
Acıyı hissederek,
Başını dik tutmak…
Dilekler tuttuğun,
Erik ağacının,
Kuruyup meyvesinin kalmadığı an,
Vücudundan kopmuş bir parça gibi,
Acizliği yaşamamak için,
Sarılmak hayata…
Gün batımını kaçırmamak,
O muhteşem kızıllığı,
Gözlerinden kaybolmasın diye,
Günlerce, aylarca, yıllarca,
Koşmak dağlardan dağlara…
Yaşlanınca yavaşlayarak,
Fark edilince yüzünde çizgiler,
Yolun sonunu hissettiğinde,
İlk gün ki gibi heyecanlanıyorsan,
Bil ki başardın be arkadaş… M.aydemir 01.04.97 s: 03:05